Hızır Aleyhisselam ve Çoban; Çobanın biri göl kenarında koyunları otlatırken namaza durur ve kendince bildiği kadarı ile namazını kılmaya başlar. Oradan geçen Hızır Aleyhisselam çobanın namaz kılışını izler bir süre. Çoban selam verince sorar sen ne yapıyorsun diye. Namaz kılıyorum der çoban.
Hızır Aleyhisselam çobana; Ama böyle namaz kılınmaz ki yanlış kılıyorsun der. Çobanın gözleri parlar sevinçten ve kim olduğunu bilmediği kişiye, sen biliyor musun doğrusunu Allah rızası için biliyorsan bana öğret der. Hızır Aleyhisselam da bu kadar öğrenmeye hevesli çobana anlatır nasıl namaz kılınacağını.
Hızır Aleyhisselam çobanın yanından ayrılırken onun gölün üzerinden yürüyerek oradan uzaklaştığını görür ve şakına döner.
Çoban bu esnada namazına durur ve bir ara tekrar unutur nasıl kılınacağını ve hemen selam verip döner ve Hızır Aleyhisselamın peşinden koşmaya başlar, yetişir. Ona anlattıklarını unuttuğunu ve tekrar anlatıp anlatamayacağını sorar.
Hızır Aleyhisselam ise bir kendine bir de kendi gibi gölün üstünde yürüyerek yanına gelen çobana bakar, ve ‘Git geri dön nasıl biliyorsan öyle kıl doğrusu odur der.’